• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 12 °C

On Yumurta Kaç Öğretmen Eder?…

On Yumurta Kaç Öğretmen Eder?…
Makalenin Devani Oku...

”Daha ilkokuldayım. Evde telefon çaldı. Koştum, açtım. Babamın okul arkadaşı Kerim amca. O da babam gibi öğretmen. Çocukluğumuzun öğretmenleri işte… İki söz arasında hemen birkaç soru, her fırsatta öğretmenliği yaşıyor ve yapıyor. Telefonda hemen sınav başladı…

2-20190121210131.jpg

-Zafer, İstiklâl Marşımızı kim bestelemiştir? –Zafer, Konya’nın plakası kaç? Hepsini yanıtlıyorum. Ardından o zaman bana çok garip gelen bir soru geliyor: -Zafer, ON YUMURTA KAÇ ÖĞRETMEN EDER? Şaşırıyorum. –O nasıl soru Kerim Amca? Kerim Amca telefonda uzun uzun gülüyor. –Bak, diyor. –Okulun akıllısı Zafer. Yanıtını bilmediğin bir soru buldum işte. Şimdi telefonu babana ver. Sonra da babana sor. O sana yanıtını verir. Babamla Kerim Amcamın telefon görüşmesi bitince, babama soruyorum: –Baba, Kerim Amcam sordu. On yumurta kaç öğretmen eder? Babam da gülmeye başlıyor. Ardından, gülerek başlayan, ama bittiğinde ikimizin de gözyaşlarıyla yıkanan aşağıdaki öyküyü anlatıyor:

3-785.jpg

–Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinin yaklaşık yirmi kilometre güneyinde yan yana iki orman köyü vardır. Boşnakköy ve Armutlu. Her iki köyde de hayat zor, insanları yoksuldur. 1950 yılının güneşli bir Temmuz sabahında, bu iki köyün en çalışkan iki öğrencisi Ali ve Kerim, birkaç yıl içinde öğretmen okullarına dönüşecek olan Köy Enstitüsü sınavına katılmak için ilçe merkezine yola çıkarlar. Tabii yürüyerek. Ali’nin elinde küçük bir sepet ve sepetin içinde on tane yumurta var. Evde para olmadığından, annesi ilçede satıp, sınav için lâzım olacak kalem, silgi gibi ihtiyaçları alması için bu on yumurtayı, biraz kendi evinden, biraz da komşulardan toplayarak Ali’ye vermiş.

4-493.jpg

Kerim’in ailesi daha da fakir olduğundan, Kerim’de o da yok. Yaklaşık yirmi kilometre yolu yürüyerek ilçe merkezine ulaşıp, hemen bir bakkala giriyor ve on yumurtayı satarak bir kalem ve bir silgi alıyorlar. Kalemi de, silgiyi de ikiye bölerek paylaşıyor ve sınava giriyorlar. İkisi de başarmıştır. Ancak bilmedikleri bir şey var. Sınav iki gün. Bu iki küçük köylü çocuk, sınava girip akşama köylerine dönmeyi düşünürken, şimdi Hükümet Konağı’nın önünde, neredeyse ağlamaklı geceyi nerede geçireceklerini bilmeden, bir aşağı, bir yukarı yürümekte… Cadde üzerindeki evlerden birinde, bu iki köylü çocuğa merakla bakan bir kadın onları eve çağırır. Durumu öğrenince onları doyurur. Akşama eşi de işten gelir ve çocukları o gece misafir ederler. İkinci gün de sınav başarılıdır.

5-018.jpg

Birkaç ay sonra Kastamonu Gölköy Köy Enstitüsüne kayıt ve ardından şanla şerefle geçen otuz yılı aşkın öğretmenlik yaşamı… Babam, öykünün sonun şöyle bağladı: –Bak oğlum, köyden on yumurtayla çıkan iki çocuğun öğretmen, subay, mühendis, milletvekili hatta cumhurbaşkanı olabildiği yönetime CUMHURİYET denir.” TOPRAĞIN ÇOCUKLARINA SELAM OLSUN!..

Bu haber toplam 3053 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Deliler namaza durursa27 Ocak 2019 Pazar 19:48
  • Şeytan’ın Yardımı26 Ocak 2019 Cumartesi 21:22
  • Kadın, Kendisini Boşamak İsteyen Kocasına Öyle Bir Ders Verdi ki26 Ocak 2019 Cumartesi 21:14
  • Bize Benzeyip Bizden Olmayanlar……26 Ocak 2019 Cumartesi 19:51
  • İyiliğin Peşinden İmtihan Gelir25 Ocak 2019 Cuma 22:06
  • Testere ve yılan25 Ocak 2019 Cuma 21:49
  • MEKTUP25 Ocak 2019 Cuma 21:36
  • KADININ GÜCÜ25 Ocak 2019 Cuma 21:31
  • ÖĞRENCİDEN KAPAK CEVAP25 Ocak 2019 Cuma 21:25
  • Mennan Usta24 Ocak 2019 Perşembe 21:41
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2014 Şiir Dostları | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.